Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Açlık ve Susuzluk

  • Okunma : 846
Açlık ve Susuzluk Resim

Açlık ve Susuzluk, Bedenin besine ve suya gereksinme duyması durumundan kaynaklanan duygular.

Açlık duygusu midede oluşan kasılmalarla birlikte gelirse de, mideyle ilgili duyguların ötesinde bir olgudur: Midenin büyük bölümünün alınması ya da mide sinirlerinin kesilmesi durumunda, açlıktan kaynaklanan öbür belirtiler (başağrısı, halsizlik, vb.) ortadan kalkmaz. Hayvanlar kısa sürede, bu belirtilerin yalnızca besin alınınca ortadan kalktığını öğrenirler. Daha karmaşık bir koşullu davranış olan iştah, açlığın tersine hoş bir duygudur ve koku, görüntü ya da düşünce aracılığıyla bile harekete geçebilir. Bu duygu bedenin gereksinmelerinin çok ötesinde ortaya çıkmayı sürdürürse, oburlukla sonuçlanabilir.

Normalde besinlerin sindirilmesi ve elde edilen enerjinin açığa çıkması, dengeli bir süreç oluşturur; böylece kişinin ağırlığı da aşağı yukarı değişmez. Açlık duygusu, beynin hipotalamus bölümünde düzenlenir. Hayvanlar üstünde yapılan deneyler, hipotalamusun çeşitli bölgelerinin tahrip edilmesinin, farklı sonuçlar doğurduğunu göstermiştir. Gerçekten de, hipotalamusun ortadaki ve öndeki çekirdeklerinin (VMH) tahrip olması aşırı yemeye yolaçar; oburluğa neden olur. Yandaki çekirdeklerin (LH) tahrip olmasıysa, iştah yitimine yolaçar.

Hipotalamustaki alıcılar, kandaki şeker düzeyi ile beyin sıcaklığındaki değişikliklere duyarlıdırlar. VMH, kan şekerinin yükselmesine, LH de kan şekerinin düşmesine tepki verir.

Susuzluk, ağızda kuruluk duygusuyla ortaya çıkar; bu kuruluk, tükürük salgılamasının azalmasına bağlıdır. Terleme, ishal, aşırı idrara çıkma, vb'yle ortaya çıkan su yitimi, tükürük salgılamasının bütünüyle durmasına bile yolaçabilir. Ağızdaki kuruluk, su içmeye yönelişi sağlayarak, su yitiminin dengesini sağlar. Bedende, içilen su miktarına göre düzenleme yapan bir sistem vardır; bu sistem sayesinde hayvanlar gereksinme duyduklarından fazla su içmezler.

Hipotalamusun, bedenin su oranını düzenleyen bir işlevi de vardır. "Geçişme alıcıları" denilen hücreler, kandaki geçişme değişikliklerine duyarlıdırlar. Kandaki su azaldığında, bu hücreler bir hormon salgılayarak, idrara çıkmanın azalmasını sağlarlar. Susuzluk giderildiğinde ve kandaki su düzeyi normale döndüğünde, bu hormonun salgılanması da azalır.

Açlık ve Susuzluk Resimleri