Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Antiasit

  • Okunma : 1037

AntiasitMide ve üst sindirim yollarındaki asit salgılamasını azaltan ilaçların genel adı. Reçetesiz satılan ve en yaygın kullanılan ilaçlar arasında yer alan antiasitler, sindirim bozukluğu çeken, mide ekşimesinden ve halk arasında "mide yanması" diye adlandırılan yemek borusu ağrısından şikâyetçi kişiler tarafından kullanılırlar. Aynı kimyasal maddeleri hekimler de daha yüksek dozlarda, mide ülserinin tedavisinde kullanırlar.

Bütün bilinen antiasitler, zayıf bir baz içerirler. İçinde kolay emilen katyonlar ya da pozitif yüklü iyonlar bulunan antiasitler, "sistemik" diye nitelenir. Bunlar içinde en çok tanınanı, sodyum bikarbonattır (karbonat). Ama antiasitlerin çoğu sistemik değildir ve içerdikleri katyonların yalnızca küçük bir bölümü emilebilir. Hızlı etki gösteren ve etki göstermeyi biraz daha sürdüren kalsiyum karbonat, buna örnek gösterilebilir. Magnezyum karbonat da benzer etkiler gösterir; ama içerdiği katyonların daha az bir bölümü emilebilir. Alüminyum içeren antiasitler yavaş etki gösterirler; ama etkileri uzun sürer. Daha yeni geliştirilmiş bir antiasit olan cimetidine, midenin asit salgılamasını uyaran histaminalıcıların çalışmasını durduran bir etki gösterir.

Antiasitler, herhangi bir başka hastalığı bulunmayan kişiler için zararsızdırlar. Bununla birlikte, sürekli kullanılmalarının zararlı yan etkileri olabilir. Sözgelimi, aşırı miktarda sodyum (tuz) alınması (karbonatla) yüksek tansiyona yol açabilir. Karbonatın kendisi de, aşırı miktarda alındığında, böbrek taşlarına ve idrar yolu iltihaplarına yol açabilir. Bu yüzden, antiasitlerin kısa süreli kullanılmaları daha doğru olur. Ayrıca, midede görülen rahatsızlıklar daha ciddi sorunların belirtileri olabileceklerinden, antiasitlerle geçici olarak durdurmak yerine, herhangi bir sindirim bozukluğunda, kişinin önce bir hekime görünmesi, en sağlıklı yoldur.