Gana Cumhuriyeti
GANA CUMHURİYETİ
GENEL BİLGİLER. Yüzölçümü: 238 539 km². Başkenti ve en büyük kenti: Accra (1 781 600 nüf.; 1991 tah.).
TOPLUM YAPISI. Nüfusu (1990 tah.): 15 165 243; nüfus yoğunluğu: Km²'ye 63,6 kişi. Nüfus dağılımı (1990): Kentlerde % 32; kırsal kesimde % 68. Yıllık nüfus artış hızı (1990): % 3,2. Resmî dik: İngilizce. Başlıca dinler: Hıristiyan, yerel dinler, İslâm.
EĞİTİM VE SAĞLIK. Okuma yazma oranı (1985): Yetişkin nüfusun % 53'ü. Üniversite sayısı (1991): 3. Hastane yatak sayısı (1981): 20 582. Hekim sayısı(1984): 1 900. Ortalama ömür (1990): Kadınlarda — 56; erkeklerde — 52. Bebek ölüm oranı 1990c 1 000 canlı doğumda 89.
EKONOMİ. GSMH 1990): 5,8 milyar dolar; kişi başına ulusal gelir 380 dolar. Etkin nüfusun dağılımı(1986): Tarım — % 55; ticaret, yönetim ve hizmetler— % 27; sanayi — % 18. Dış ticaret (1990): Dışalım — 1,2 milyar dolar; dışsatım — 826 milyon dolar. Ticaret yaptığı başlıca ülkeler: ABD, İngiltere, Almanya. Para birimi: 1 cedi = 100 pesasa.
YÖNETİM. Türü: Başkanlık tipi cumhuriyet. Yasama gücü: Millet Meclisi. Yönetim bölümlenmesi: 8 bölge ve Accra anakent belediyesi.
ULAŞIM. Demiryolları (1988): Toplam 953 km. Karayolları (1985): Toplam 28 300 km. Başlıca limanları: 2. Başlıca havaalanları: 1.
Batı Afrika'da, Atlas okyanusu kıyısında devlet. Batıda Fildişi Kıyısı, kuzeyde Burkina Faso, doğuda Togo'yla sınırlı olan Gana, güneyde Atlas okyanusuna bağlı Gine körfezine açılır. Eskiden Altın Kıyısı adıyla bir İngiliz sömürgesi olan ülke, siyah Afrika'da bağımsızlığını ilk elde eden (6 Mart 1957) sömürgedir. Adı, ortaçağ'da günümüzdeki ülke topraklarının kuzeybatı kesiminde kurulmuş krallıktan (Bk. GANA KRALLIĞI) kaynaklanır. YÜZEYŞEKİLLERİ, İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
Gana'nın büyük bölümü düzlüklerden oluşur: Ülkenin yarısından çoğunda yükselti 150 m'nin altındadır. Doğu sınırı boyunca uzanan Akwapim tepelerinde ortalama yükselti 460 m'yi bulur; ülkenin en yüksek noktası (885 m) olan Afadiato dağı da doğu sınırında yer alır. 550 km uzunluğundaki kıyının büyük bölümü kumsallarla kaplıdır; kumsalların arkasında ovalar ve tuzlu sulu deniz kulakları yayılır. Kıyıdan iç kesimlere doğru uzanan ve ülkenin yaklaşık üçte birini kaplayan orman kuşağının kuzeyinde, savanalar ve yükseltileri 120-400 m arasında değişen ovalar yer alır.
İklim. Gana tropikal iklim egemenliğinde bir ülke olmakla birlikte, iki hava kütlesinin (biri kuzeydeki Büyük Sahra'nın sıcak, kuru ve tozlu kara havası kütlesi, öbürüyse güneydeki Atlas okyanusunun sıcak ve nemli deniz havası kütlesi) etkisinde kalır; bunun sonucunda da, yağış miktarları güneybatıda 2 025 mm'den Büyük Sahra etkisinin en güçlü biçimde duyulduğu kuzeyde 1 000 mm'ye kadar değişir. Sıcaklıklarda değişiklik yoktur: Yıllık sıcaklık ortalaması 25 °C dolayındadır.
Irmaklar. Volta ırmağının havzası, ülkenin güneybatı üçte birinin aşağı yukarı tümünü kaplar (Akosombo barajıyla yapay olarak oluşturulmuş Volta gölü, ırmak boyunca kuzeybatıya doğru 400 km boyunca uzanır ve ülke yüzölçümünün yaklaşık % 3'ünü kaplar). Öbür iki büyük ırmak Tano ve Pra, doğrudan doğruya denize akarlar.
Bitki örtüsü. Gana'nın doğal bitki örtüsü güneybatıda tropikal yağmur ormanı, daha kurak olan kuzeydeyse savanalardır; savanaların büyük bölümü ağaçlar serpiştirilmiş çayırlar biçimindedir. Savana bölgesi güneye, kıyıya doğru uzanır. Tropikal ormanların büyük bölümü, tarla açmak amacıyla yok edilmiştir.
TOPLUM YAPISI
Gana'daki 75'i aşkın etnik topluluğun başlıcalarını Akanlar, Eveler, Galar ve Mole-Dagbaniler oluşturur. Aralarında geniş kültür benzerlikleri bulunmasına karşılık, aile sistemi kurallarındaki ve yerleşme biçimlerindeki farklılıklar etnik toplulukları birbirinden ayırır. Konuşulan diller, Nijer-Kongo dil ailesinin Gur ya da Kva öbeklerindendir; ayrıca her etnik topluluğun kendi ayrı lehçesi vardır. Resmî dil İngilizce'dir. Nüfusun % 63'ü hıristiyan, % 21 kadarı cancı (animist) % 16 kadarı müslümandır.
Kentler hızla gelişmektedir. Güney kıyısındaki başkent Accra'nın yanı sıra, en büyük kentler Kumasi, Tamale, Tema ve Sekondi-Takoradi'dir. Nüfusun yaklaşık üçte birinin yaşadığı, tabanını kıyı ovasının, tepesiniyse Kumasi'nin oluşturduğu üçgen biçimindeki güney bölgesinde ve kuzeydoğuda Burkina Faso sının boyunca uzanan dar şeritte, nüfus yoğunlukları yüksek ger kalan kesimlerdeyse, tarımın yaygın yöntemlerle uygulanmasından ötürü düşüktür.
1974'te devlet okullarında zorunlu ilk ve ortaokul öğretimi başlatılmış, ayrıca devlet, misyonerlerin okul açma çalışmalarını desteklemiştir. Bunun sonucunda siyah Afrika'daki en iyi eğitim sistemlerinden bir muştur. En önemli yükseköğretim kurumu, Accra yakınındaki Legon'da bulunan Gana Üniversitesidir (1948). Ortalama ömür ve bebek ölüm oranları Afirka ortalamalarına yakındır. Hastane ve klinikler, devlet ile hıristiyan misyonerler tarafından işletilmektedir.
Sanatlar geleneksel dinlerle sıkı bir yakınlık içindedir. Tahta oymacılığı, özellikle maske yapımı büyük ölçüde gelişmiştir.
EKONOMİ
1957'de bağımsızlığa kavuştuğunda, Gana, dünyanın en büyük kakao üreticisiydi ve mali durumu çok iyiydi. Ne var ki, elden geldiğince çabuk bir sosyalist devlet oluşturabilmek amacıyla sanayileşmeye, devlet çiftliklerine ve kamu hizmetleri projelerine büyük miktarlarda para harcanması sonucunda 1966'ya doğru dış borçların çok yüksek miktarlara çıkması, devlet programlarında ciddi bir kısıtlamaya yol açtı. Bu arada ağaçların yaşlanması, dünya pazarlarında kakao fiyatlarını düşmesi ve elverişsiz hava koşulları, ülke dışsatımında başlıca yeri tutan kakao üretiminin gerilemesine yol açtı. Hükümetin kakao tarımı ve sanayisini yeniden canlandırmak yolundaki çabalarından pek fazla başarı sağlanamadı ve genel bir ekonomik büyüme eksikliği çok sayıda Ganalının dış ülkelerde çalışmaya gitmesiyle sonuçlandı.
Sanayi ve enerji üretimi. Besin, dokuma, içecek, sigara, kontrplak ve mobilya gibi tüketim eşyalarının üretildiği küçük boyutlu işletmeler ekonomi açısından önem taşımaktadır. Buna karşılık büyük işletmeler, çoğunlukla düşük kapasiteyle çalışmakta ve yurt dışından getirtilen hammadde ve yedek parçalardaki sıkıntı nedeniyle, kârlı olmamaktadır. Akosombo barajındaki hidroelektrik santralı (1966'da hizmete girmiştir), elektrik tüketimini bütünüyle karşılamaktadır.
Tarım, ormancılık, madencilik ve balıkçılık. Dışsatıma yönelik tarım ürünlerinin başkası kakaodur ve günümüzde hâlâ, toplam dışsatım gelirlerinin yaklaşık % 45'ini sağlamaktadır. İç tüketime yönelik ürünlerin başkaları manyoka, mısır ve sorgodur. Çeçe sineklerinin yol açtığı uyku hastalığı nedeniyle, hayvancılık gelişememektedir.
Değer olarak ülke dışsatımının % 6'sını ormancılık ürünleri, % 18'ini de altın, elmas, manganez ve boksit yataklarının işletilmesi sağlamakta, kıyı açıklarındaki petrol yatakları, iç tüketimin bir bölümünü karşılamaktadır. Volta gölünde ve kıyıda balıkçılık gelişmektedir. Ulaşım ve ticaret. Gana'daki demiryolları Kumasi, Sekondi-Takoradi ve Accra arasındaki üçgende toplanmıştır. Yaklaşık % 25'i taş döşeli olan karayollarının çoğuysa, ülkenin güney üçte birinde yer alır. Gana besin ürünleri, petrol, tüketim eşyası ve donatım malları bakımından büyük ölçüde dışalıma bağımlıdır ve dışalıma önemli kısıtlamalar getirilmiş olmasına karşın, dış ticaret bilançosu açık vermeyi sürdürmektedir.
TARİH
İlk olarak eski Gana Krallığından kuzeybatıya göç edenlerin yerleştikleri günümüzdeki Gana topraklarına 1400 yıllarında başlarında ulaşan Portekizliler, yerli halkla ticaret ilişkileri kurarak, 1400 yıllarının ortalarında yoğun biçimde köle ticaretine giriştiler ve 1482'de kıyıda Elmira kalesini kurdular. 1642'ye doğru, köle ticaretinin kârlılığını gören Hollandalılar tarafından bölgeden çıkarıldılar: 1500'den 1870'e kadar Afrika'dan 10 miyon kadar köle toplanmıştır; bunların yaklaşık % 19'u Akın Kıyısı (günümüzdeki Gana) kökenlidir.
1660 tan başlayarak Hollandalılar sömürgelerde rekabete İngilizler, 1850-1874 arasında Altın Kıyısına gün geçtikçe daha çok müdahale edip, Afrikalı geleneksel reislerin otoritesini uygulamada ortadan kaldırdılar. 1898'e doğru Altın Kıyısını bir sömürge olarak örgütleyip, bölgeyi İngiliz özel yatırımcılarına açmak için sömürgenin altyapısını geliştirdiler.
Okumuş bir Afrikalı seçkin tabakasının oluşmasının ve dünya kamuoyunda ki değişikliklerin gün geçtikçe ulus bilincini geliştirdiği ülkede, İngiltere ve ABD'de eğitim görmüş Kwame Nkrumah 1947'de bağımsızlığı ilan ederek, cumhurbaşkanlığını üstlendi ve tek partiye dayalı bir cumhuriyet kurdu. Ama tek parti yönetiminin yolsuzluklara gün geçtikçe daha çok bulaşması sonucunda, 1966'da bir askerî darbeyle devrildi ve teğmen Jerry John Rawlings cumhurbaşkanlığına üstlendi. Nisan 1992'de yapılan halkoylamasından sonra yeniden çok partili sivil rejime dönme kararı alınıp, Kasım 1992'de yapılan seçimlerde, cumhurbaşkanlığına yeniden Jerry John Rawlings seçildi. Aralık 1992'de yapılan, muhalefet partilerinin çoğunun boykot ettiği seçimlerde, eski tek parti Ulusal Demokratik Parti çoğunluğu yeniden elde etti. 7 Ocak 1993'te Dördüncü Cumhuriyetin kurulduğu ilan edilip, 22 Mart 1993'te, Rawlings'in cumhurbaşkanlığı meclis tarafından onaylandı.