Kore Cumhuriyeti
Kore Cumhuriyeti
GENEL BİLGİLER. Yüzölçümü: 98 484 km². Başkenti ve en büyük kenti: Seul (10 700 000 nüf.; 1990 tah.).
TOPLUM YAPISI. Nüfusu (1991 tah.). 4.3 246 000; nüfus yoğunluğu: Km²'ye 439 kişi. Nüfus dağılımı (1990): Kentlerde % 74, kırsal kesimde % 26. Yıllık nüfus artış hızı (1990): % 0,8. Resmî dili: Kore dili. Başlıca dinler: Buddhacı, hırıstiyan, konfüçyüsçü, şaman dini, Çundo Kyo.
EĞİTİM VE SAĞLIK. Okuma yazma oranı (1991): Yetişkin nüfusun % 96'sı. Üniversite sayısı (1986): 31. Hastane yatak sayısı (1987): 85 327. Hekim sayısı(1987): 34 185. Ortalama ömür(1991). Kadınlarda— 73; erkeklerde— 67. Bebek ölüm oranı (1991): 1 000 canlı doğumda 23.
EKONOMİ. GSMH (1990): 238 milyar dolar; kişi başına ulusal gelir (1990): 5 600 dolar. Etkin nüfus dağılımı (1990): Ticaret ve hizmetler—% 42; sanayi —% 28; tarım ve balıkçılık—% 19; yapı sanayisi—% 6; kamu görevlileri—% 4. Dış ticaret (1991): Dışalım—81 milyar dolar; dışsatım—71 milyar dolar. Ticaret yaptığı başlıca ülkeler: ABD, Japonya. Para birimi: 1 von = 100 çon. YÖNETİM. Türü: Başkanlık tipi cumhuriyet. Yasama gücü: Millet Meclisi. Yönetim bölümlenmesi: 9 il, 6 kent.
ULAŞIM. Demiryolları (1988): Toplam 6 456 km. Karayolları (1988): Toplam 55 778 km. Başlıca limanlar: 11. Başlıca havaalanları: 4.
Kore yarımadasının güney kesiminde devlet
Nüfus: Günümüzde Kore yarımadasının toplam nüfusunun % 66'sı, dünyanın nüfus yoğunluğu en yüksek ülkelerinden biri sayılan Kore Cumhuriyeti'nde (ya da Güney Kore) yaşamaktadır. Kuzey Kore'de olduğu gibi, Kore Cumhuriyeti'nde de nüfusun en yoğun olduğu bölgeler, batı kıyısındaki ovalardır. Toplam nüfus artışındaki yavaşlamaya karşılık, kentli nüfus sürekli artmaktadır. En büyük kentler Seul (başkent), Pusan, Degu, İnçon (Seul yerleşme alanının limanı) ve Guangcu'dur.
Eğitim ve sağlık: 6-11 yaş arası çocuklar için ilköğretim ücretsiz ve zorunludur ve bu yaştaki çocukların tümü okula gitmektedir. Ayrıca, çocukların % 75'ten çoğu da ortaöğrenim görmektedir. 1948'den sonra yükseköğrenim olanakları da artmıştır; ülkenin başlıca ünivesitesi Seul Ulusal Üniversitesi'dir (kuruluşu 1946). Sağlık hizmetlerindeki olumlu gelişmeler sonunda, bebek ölüm oranları büyük ölçüde düşmüştür. Batı tıbbının yanı sıra, bitkilerle tedaviye ve akupunktura dayanan geleneksel tıp uygulamaları da yaygındır.
EKONOMİ
Güney Kore ekonomisi, Kore Savaşı sonrasında ABD'nin, 1960 yıllarının ortalarından başlayarak da Japonya'nın sermaye yatırımları yardımıyla büyük ölçüde gelişmiş, 1960-1970 yılları boyunca ekonomik büyüme hızı, yılda % 7- % 10 arasında olmuştur. 1980 yılındaki duraklama dışında, 1980 yılları boyunca da ekonomik gelişme sürmüştür. Denizaşırı ülkelerle, özellikle Ortadoğu ülkeleriyle yapılan inşaat anlaşmaları, ülkeye büyük gelir sağlamaktadır.
Sanayi ve enerji: Kore Cumhuriyeti'nin dışsatım gelirlerinin büyük bir bölümünü, imalat sanayisi karşılamaktadır. Kore Savaşı sonrasında, ekonomiyi geliştirme çalışmaları öncelikle elektronik ve dokuma sanayisi dallarına yöneltilmiştir ve günümüzde Güney Kore yapımı televizyonlar, videolar, kumaşlar, Japonya'da üretilenlerle boy ölçüşmektedir. Ayrıca, son yıllarda kâr marjı yüksek dallara ağırlık verilmiştir: Petro kimya sanayisi; demir-çelik sanayisi; gemi yapımı; çimento sanayisi; otomotiv (otomobil ve kamyon) sanayisi. Sanayi tesisleri sırasıyla Seul, Pusan, Ulsan (petrol rafinerisi; tersaneler) ve Yoçon'da (petrokimya sanayisi ve demir-çelik sanayisi) toplanmıştır.
Kore Savaşı'nın ardından, nükleer enerji santralları dahil pek çok santral kurulmuş ve 1989'da 80 milyar kilovat saat elektrik üretilmiştir (1966'daki üretimin 16 katı). Bu enerjinin büyük bölümü, yurt dışından getirilen petrolla çalışan termik santrallarda elde edilmektedir.
Tarım, balıkçılık ve ormancılık: Topraklarının % 21 'i tarıma elverişli olan Kore Cumhuriyeti'nde, GSMH'nin % 10'unu tarım ürünleri sağlar. Başlıca tarım ürünleri arasında pirinç (yoğun gübre ve melez tohumlar kullanımı, sulama, makineleşme ve güçlü bir kooperatifler topluluğu sayesinde, pirinç üretimi dünyanın en yüksekleri arasındadır), buğday, mısır, patates sayılabilir. Bununla birlikte besin (et dahil) ürünlerinin önemli bir bölümü yurt dışından satın alınır. Ülke halkının temeJ besin kaynaklarından balıkçılık, 1950 yıllarından bu yana önemli ölçüde gelişmiştir ve Güney Kore balık üretiminde, Japonya ve Çin'den sonra dünyada üçüncü sırada yer almaktadır. Ormanlar ülke yüzölçümünün yaklaşık % 66'sını kaplamakla birlikte, ormancılık ürünleri, ülke gereksinmesini karşılamaya henüz yeterli değildir.
Ulaşım: Seul, Decon, Degu ve Pusan'ı birbirine bağlayan ana demiryolu hattının yanı sıra, Seul'den güneye ve batıya ikinci, doğuya da üçüncü bir hat uzanmaktadır. Büyük çaplı otoyol ağı yapımı, demiryolu taşımacılığında gerilemeye yol açmıştır.
Ticaret: Güney Kore ekonomisinin gelişmesine en büyük katkıyı dış ticaret sağlamakta, 1960 yıllarından günümüze, dışsatımda büyük bir artış gözlenmektedir. Güney Kore'nin Çin'le, SSCB'yle ve Doğu Avrupa uluslarıyla ticareti, 1980 yıllarında hızla artmıştır. Günümüzde ülke, dışsatımda, sanayileşmiş pek çok ülkeyle rekabet halindedir; ama ABD ve öbür Batı ülkelerinin son yıllarda Güney Kore ürünlerine koydukları kotalar ülke ekonomisi için bir tehlike oluşturmaktadır.
DEVLET YAPISI
1978 Anayasası'na (1948'den bu yana altıncı anayasa) göre, Kore Cumhuriyeti başkanlık tipi bir cumhuriyettir. Devlet başkanı, 5 yıl için halk tarafından seçilen cumhurbaşkanıdır. Yasama gücü, üyeleri genel oy sistemiyle seçilen Millet Meclisi'nde, yürütme gücü cumhurbaşkanı ile cumhurbaşkanı tarafından atanan başbakanda ve hükümettedir.
TARİH
Kore'nin ikiye bölünmesinin ardından, 15 Ağustos 1948'de yapılan seçimlerde cumhurbaşkanlığına Syngman Rhee seçilmiş, hemen ardından 1950'de başlayan Kore Savaşı 1953'e kadar sürmüştür.
1953'ten günümüze Kore Cumhuriyeti: Ağır zararlar veren Kore Savaşı'ndan sonra, ekonomik bunalıma yuvarlanan Güney Kore'de, Mart 1960'ta yeniden başkanlığa seçilen Syngman Rhee,öğrenci gösterileri sonucunda, bir ay sonra görevden ayrılmak zorunda kaldı. Yeni başkan Yun Po-Song, 16 Mayıs 1961'de bir askerî darbeyle hükümeti deviren general Park Çong-hee'yi (Park Cong-hi) başbakanlığa getirerek yerini bir süre daha koruduysa da, 1962'de başkanlık sistemine geçilmesini kabul etmek zorunda kaldı ve ordudan istifa eden Park Çong-hee, Aralık 1963'te yapılan başkanlık seçimini kazandı. Ekonomik refahın sağlanması için çalışmalar yapan Park Çong-hee, 1971'de yeniden başkanlığa seçildikten sonra baskıcı yönetimine karşı tepkilere, Kuzey Kore'yle sınır çatışmalarını bahane ederek, sıkıyönetim ilan etmekle yanıt verdi. Yönetimde askerlere ağırlık verilerek, 1975'te muhalefet partileri yasaklandı. Park Çong-hee'nin 1979'da Merkezi İstihbarat müdürü Kim Çe-gü tarafından öldürülmesinin ardından, Çe Gü-ha cumhurbaşkanlığına seçildi.
Mayıs 1980'de askerî yönetime karşı ayaklanmalar patlak vermesinin ardından, general Con Du-huan başkanlığında bir askerî cunta yönetime el koydu ve ekim ayında yeni Anayasa'nın kabul edilmesinden sonra, Con Du-huan cumhurbaşkanlığına seçildi. Muhalefet partilerine izin verilmesiyle görünüşte demokratikleşen, ama aslında son derece baskıcı bir rejimle yönetilen ülkede, 1985 seçimlerinde, sürgünden dönen Kim De-cung'un desteklediği Yeni Demokrat Parti, oylarını önemli ölçüde artırdıysa da, Con Du-huan, Kim De-cung'u sık sık tutuklatarak, baskıcı rejimini sürdürdü. Bununla birlikte, muhalefetin gün geçtikçe şiddetlenmesi ve muhalefet önderleri Kim De-cung ile Kim Yung Şam'ın birleşerek 1987'de Demokratik Birleşme Partisi'ni kurmaları sonucunda, yeni bir Anayasa hazırlanmasını ve cumhurbaşkanının doğrudan halk tarafından seçilmesini kabul etmek zorunda kaldı, iktidarın aday gösterdiği emekli general Ro Te Vu'nun, muhalefetin istediği temel reformları gerçekleştirme sözü vermesinin ardından yapılan seçimlerde (Aralık 1987), Ro Te Vu cumhurbaşkanlığına seçilirken, Nisan 1988'de yapılan seçimlerde, üç muhalefet partisi, Millet Meclisindeki 299 milletvekilliğinden 164'ünü kazanmayı başardı. Bu arada eski başkan Con Du-huan, yönetimi sırasında elindeki gücü kötüye kullandığından ötürü halktan özür dilediğini açıkladı. 1990'da üç muhalefet partisinin kurdukları Demokratik Liberal Parti, yerel seçimlerde büyük bir başarı kazanırken, 1991'de Kore Cumhuriyeti, Kore Demokratik Cumhuriyeti'yle birlikte, Birleşmiş Milletler Üyeliğine kabul edildi. 1992'de yapılan seçimlerde Demokratik Liberal Parti 299 milletvekilliğinden 149'unu kazanarak iktidara geldi; başbakanlık seçimleri için aday gösterdiği eski muhalefet önderlerinden Kim Yung Sam da, Aralık 1992'de cumhurbaşkanlığına seçilip, 25 Şubat 1993'te göreve başlayarak, Huang İn-sung'u başbakanlığa atadı. Bu arada Güney Kore, Kuzey Kore'nin tek müttefiki Çin'le 1992'de yeniden diplomatik ilişki kurdu. Aralık 1993'te istifa eden Huang in-sung'un yerine başbakanlığa getirilen Hoy-Çang'ın da, Nisan 1994'te, devlet işlerindeki denetimini artıracağını açıklamasının yol açtığı siyasal çalkantıyla istifa etmek zorunda kalmasının adından, cumhurbaşkanı Kim Yung Sam, başbakanlığa eski başbakan yardımcısı Lee Yung-dug'u atadı.
Not: Güney Kore'nin kuzeybatı kesimindeki Han ırmağı kıyısında yeralan, 1300 yıllarında kurulmuş olan Seul, ülkenin başkenti, en büyük kenti, başlıca kültür ve sanayi merkezidir. 1953'te Kore Savaşı'nın sona ermesinden sonra, aşağı yukarı bütünüyle yeniden yapılmıştır.