Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti
Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti
GENEL BİLGİLER. Yüzölçümü: 120 538 km². Başkenti ve en büyük kenti: Pyongyang (1 500 000 nüf., 1992 tah.).
TOPLUM YAPISI. Nüfusu (1991): 21 815 000; nüfus yoğunluğu: Km²'ye 181 kişi. Nüfus dağılımı (1990): Kentlerde % 62, kırsal kesimde % 38. Yıllık nüfus artış hızı (1990): % 1,7. Resmî dili: Kore dili. Başlıca dinler: Dinsel uygulamalar yasaklanmıştır.
EĞİTİM VE SAĞLIK. Okuma yazma oranı (1989): Yetişkin nüfusun % 99'u. Üniversite sayısı (1986): 1. Hastane yatak sayısı (1987): 289 000. Hekim sayısı (1987): 57 800. Ortalama ömür(1991): Kadınlarda—73; erkeklerde— 67. Bebek ölüm oranı (1991): 1 000 canlı doğumda 32.
EKONOMİ. GSMH (1990): 29 milyar dolar; kişi başına ulusal gelir: 1 069 dolar. Etkin nüfus dağılımı (1990): Sanayi— % 39; tarım ve balıkçılık— % 43; devlet görevlileri—% 18. Dış ticaret (1989): Dışalım—2,8 milyar dolar; dışsatım—1,9 milyar dolar. Ticaret yaptığı başlıca ülkeler— Rusya, Çin, Japonya. Para birimi: 1 von=100çon.
YÖNETİM. Türü: Komünist halk cumhuriyeti. Yasama gücü: Yüksek HalkMeclisi. Yönetim bölümlenmesi: 9 il, 3 kent.
ULAŞIM. Demiryolları (1989): Toplam 8 533 km. Karayolları (1987): Toplam 22 000 km. Başlıca limanları: 6. Başlıca havalanları: 1.
Nüfus: Günümüzde Kore yarımadasının toplam nüfusunun yaklaşık % 34'ü Kore Cumhuriyeti'nde (ya da Kuzey Kore) yaşamaktadır. Güney Kore Cumhuriyeti gibi, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nde de batı kıyıları boyunca uzanan ovalarda nüfus yoğunluğu yüksektir. Doğum oranının hızla artışına paralel olarak ölüm oranlarında düşme nedeniyle, nüfus hızla artmaktadır. Doğal nüfus artışına karşın, özellikle Kore Savaşı'ndaki kayıplar ve 1948'den sonra Kuzey'den Güney'e 3 milyondan çok kişinin göçmüş olması nedeniyle, ülke ciddi bir etkin nüfus yetersizliğiyle karşı karşıyadır. Kentli nüfusu, kırsal nüfusa oranla yüksektir ve kentlere göç sürmektedir. Başlıca kentler Pyongyang (başkent) Gesong, Congcin ve Hıngnam'dır.
EKONOMİ
Kore Savaşı sırasında pek çok sanayi kuruluşu, demir, kömür, vb.yeraltı gelir kaynakları ile Kore yarımadasının Japon işgali altında kaldığı dönemde (1910-45) yapılan hidroelektrik santrallar Kuzey Kore'de kalmıştır. Kore Savaşı sırasında ülkenin gördüğü zarar da SSCB'nin ve öbür Doğu Bloku ülkelerinin parasal ve teknik yardımlarıyla karşılanınca, Kuzey Kore ekonomisi 1960 yıllarında hızla gelişmeye başlamıştır. Bununla birlikte 1970 yıllarının sonlarında, ekonomik büyüme hızı yavaşlamış ve 1980 yıllarının sonlarında GSMH, Güney Kore GSMH'sinin altıda birine (bazı yıllarda daha da altına) düşmüştür. Ülkede bütün sanayi kuruluşları devletleştirilmiş, tarım da ortaklaştırılmıştır.
Sanayi ve enerji: 1960 yıllarından başlayarak demir-çelik ve kimya sanayileri ile makine yapımı ve metalürji alanlarında gerçekleştirilen gelişmeler, ülke ekonomisinin kendi kendine yetebilen, askerî açıdan güçlü bir konuma gelmesini sağlamış, ağır sanayiye yöneltilmiş çabalar 1970 yıllarından sonra, uzun süredir ihmal edilen tüketim ürünlerine kaydırılmıştır. Günümüzde başlıca sanayi kuruluşları arasında takım tezgâhı fabrikaları kamyon, traktör, buldozer ve tarım araçları fabrikaları, elektrik jeneratörü fabrikaları sayılabilir. Pyongvang. Çongcin, Kimçek ile Gapgson ve Gangso (her iki kent de Pyongyang yakınındadır), başlıca metalürji merkezleridir. Petrokimya sanayisi tesisleri Hungnam'da, kâğıt ve kâğıt ürünleri fabrikaları Sinıycu'da toplanmıştır.
Elektrik Yalu ırmağı ve kuzey kolları üstündeki hidroelektrik santrallerından sağlanır. Kömürle ya da yurt dışından getirtilen petrolla çalışan termik santrallar da, kurak mevsim boyunca hidroelektrik enerjiye destek olur. 1989'da Kuzey Kore'de 40,2 milyar kilovat saat elektrik üretilmiştir.
Tarım, balıkçılık ve ormancılık: Etkin nüfusun yarısından azının (1948'de % 75'i) çalıştığı tarımda, başlıca ürün pirinçtir. Makine kullanımı ve sulama teknikleri önemli ölçüde geliştirilmiştir. Batı kıyısındaki gelgit etkisinde toprakların bir bölümü de tarıma elverişli duruma getirilmiştir. Doğu kıyısı boyunca başlıca gelir kaynağı balıkçılıktır; balık ve balık ürünleri de dışsatımın önemli bir bölümünü oluşturur. Ormancılık, özellikle ülkenin kuzeyindeki dağlık kesimde gelişmiştir.
Ulaşım: Geniş bir demiryolu ağıyla Çin'e bağlanan ülkede, başlıca liman ve kentler de yoğun hatlarla birbirine bağlıdır. Yük ve yolcu taşımacılığının büyük bölümü demiryoluyla yapılır. Karayollarının daha az gelişmiş olmasına karşın, Pyongyang büyük bir otoyolla Kaisonga'a ve Vonsan ile Nampo'ya bağlanmıştır.
Ticaret: Başlıca dışalım ürünleri arasında petrol, kok kömürü, buğday, pamuk ve çeşitli makineler, başlıca dışsatım ürünleri arasındaysa da pirinç, çeşitli metaller çimento, çeşitli makineler, balıkçılık sanayisi ürünleri ve petrokimya sanayisi ürünleri sayılabilir. 1970 yıllarında İsveç, Finlandiya ve öbür Batı uluslarıyla ticaretin gelişmesi için gösterilen çabalar, ticaret bilançosunda sorunlara yol açmış ve Kuzey Kore dış borçlarını ödeyememe ya da geciktirme gibi durumlarla karşılaşmıştır. 1990'dan sonra, ticareti geliştirmek ve Japonya gibi kapitalist ülkelerle teknik bağlantılar kurmak için, yoğun çabalar harcanmaya başlanmıştır.
DEVLET YAPISI
Kuzey Kore, siyasal gücün Kore Emekçi Partisi'nde olduğu komünist bir ülkedir. 1972 Anayasası'na göre, yürütme gücü Halk Merkez Komitesi'nde, yasama gücü, üyeleri tek dereceli seçimle işbaşına gelen Yüksek Halk Meclisi'ndedir (aslında bu meclisin, Halk Merkez Komitesi'nin aldığı kararları onaylamaktan başka işlevi yoktur).
Yürütme gücü, devlet başkanı ile devlet başkanının atadığı başbakan tarafından yönetilen Devlet Yüksek Konseyi'ndedir.
TARİH
Kore'nin ikiye bölünmesinin ardından, Kim il Sung'un başbakanlığa (1972'de cumhurbaşkanlık kurulunca cumhurbaşkanı oldu) getirilmesinin hemen ardından, 1950'de başlayan Kore Savaşı, 1953'e kadar sürmüştür.
1953'ten sonra Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti:
Kore Savaşı boyunca Çin birliklerinin Kuzey Kore'ye yardım etmiş olmalarına karşın, Kuzey Kore 1960 yıllarında Çin ile SSCB arasında başgösteren anlaşmazlıktan uzak kalmaya çalışarak, 1966'da siyasal bağımsızlığını ilan etti. 1968'de ABD gemisi Pueblo’ya el koyulup, casuslukla suçlanınca ABD'yle ilişkiler iyice gerginleştiyse de, Çin de, SSCB de, olaya karışmadılar. Yarı tanrı konumuna getirilen Kim il Sung'un,büyük oğlu Kim Cong İl'i vâris ilan ettiği ülkede, 1990'da Japonya'yla ilişkilerin düzeltilmesi için çaba harcanacağı açıklandı.
1991'de Kuzey Kore, Güney Kore'yle birlikte BM üyeliğine kabul edilince, nükleer çalışmaların denetlenmesine izin verileceği açıklandı.
1990'da yeniden cumhurbaşkanlığına seçilmiş olan Kim İl Sung'un, sonradan bu sözden vazgeçerek, nükleer silahlar açısından denetlenmeye karşı çıkması, 1994'te ülkeyi ABD'yle savaşın eşiğine getirdiyse de, Haziran 1994'te ABD eski başkanı Jimmy Carter'ın Pyongyang'da Kim il Sung'la görüşmesinden sonra, BM uzmanlarının ülkede inceleme yapmasına izin verileceği bildirildi. Ertesi ay Kim İl Sung'un bir kalp krizi sonucu ölmesi (9 Temmuz 1994) üstüne, oğlu Kim Cong İl'in, "ülkenin en üst görevlerine'' getirildiği açıklandı.