Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Boynuz

  • Okunma : 902

BoynuzBoynuz terimi, genel anlamda, memelilerin birçok toynaklı türünde hayvanların başında çıkan uzun ve sivri yapı için kullanılan terim. Boynuz, keratin adı verilen ve dışderinin ürettiği, sert, lifsi bir protein karışımından oluşur. Ayrıca boynuz terimi, toynaklar, tırnaklar, kuşların gagası, oklu kirpinin dikenleri, vb. deri kökenli başka yapılar için de kullanılmaktadır. Öte yandan, sürüngenlerin, armadilloların, pangolinlerin ve kuşların tüy tabakası altındaki yapılar dışarda tutulursa|dışderi| pulları da keratindendir.

Bu yapılar dış çevreye uyarlanma sonucu gerçekleşen değişikliklerdir ve keratin büyük bir olasılıkla omurgalıların karaya çıkmalarından sonra karşılaştıkları güç koşullara uyarlanmalarında çok önemli rol oynamıştır. Tüyler ve kürk bedeni sıcak tutar; toynaklar ve tırnaklar parmakları ve ayağın ön bölümünü korur ve gerek kendi türünden, gerekse başka türlerden düşmanlarla yapılan dövüşlerde kullanılır; ayrıca ayak tırnakları tırmanmaya, kazmaya ve nesneleri sıkı sıkı tutmaya da yarar.

Hemen hemen bütün geyikgillerde, az ya da çok dallı, göz sürgünü adı verilen bir yalancı boynuz bulunur. Geyikgillerin alın kemiğinden türedikten sonra deriyle örtülü olmayan bir yerden çıkan göz sürgünleri gelişme sürecini tamamlayınca bütünüyle sert kemiksi maddeden oluştukları için bütün öbür boynuz tiplerinden ayrılırlar. Bunlar tek bir çıkıntı halinde ya da dallı budaklı olabilirler ve başlangıçtaki büyüme ve gelişme evrelerinde, kadife adı verilen ve kemiğin beslenmesini sağlayan, yumuşak ve derimsi bir maddeyle kaplı olurlar. Daha sonra bu kuru madde, hayvanın boynuzlarını sert yerlere sürtmesinin de yardımıyla göz sürgünlerinin üzerinden atılır ve sert, parlak bir kemiksi yapı kalır. Göz sürgünleri her yıl düşer ve yerlerine yenisi çıkar (hattâ bir dal fazla olarak); oysa gerçek boynuzlar bütün yaşam boyu büyümeye devam eder ve bir daha düşmez. Geyiklerin yalnızca erkeklerinde, rengeyiklerinin ve karibuların hem erkeğinde hem de dişisinde göz sürgünü vardır.

Memelilerin yalnızca dört ailesinde gerçek boynuzlara rastlanır: Boynuzlugiller (Bovidae: Bizonu, sığırı, koyunları, keçileri, bufaloları ve Afrika antiloplarını kapsar); antilopgiller (Antilocapridae: Yalnızca Amerika antiloplarını içerir); zürafagiller (Giraffidae: Zürafa ve okapiden oluşur); gergedangiller (Rhinocerontidae; Arfika ve Asya'da yaşayan çeşitli gergedan türlerini kapsar).

Boynuzlugillerin boynuzunun içi boştur, her hayvanda iki tanedir, kafatasının alın kemiğinden çıkan ve sürekli uzayan kemiksi bir maddedir ve kemiksi bir keratin tabakasıyla örtülüdür. Boynuzlar içerden beslenirler; boynuz, bazı türlerde sürekli uzar ve türe bağlı olarak helis biçiminde ya da boğumlu olur. Sözgelimi Afrika su antilobunun boynuzu öne doğru çıkar; springbok ya da sıçrayan antilobun uçları birbirine yaklaşan lir biçiminde boynuzları vardır; büyük kudunun boynuzu tam bir helis biçimindedir; siyah antilobun boynuzu da uzun ve ağırdır. Dövüşlerde ve çiftleşme amacıyla yapılan mücadelelerde kısa ve sivri bir boynuzun yeterli olmasına karşın bu kadar büyük bir farklılığın hangi nedenlerden kaynaklandığı pek açık değildir.

Antilopların da keratinle kaplı bir kemik maddesinden oluşan iki boynuzu vardır. Ne var ki antilopların boynuzunun yalnızca antiloplara özgü iki özelliği vardır: Keratinli kılıfın, alttan yeni bir kılıf çıktığı zaman düşmesi; geviş getiren hayvanlar arasında hem içi boş hem de dallı boynuzların yalnızca antiloplarda bulunması.

Zürafaların boynuzunun içi doludur. Üstü deriyle ve deri tutamlarıyla örtülüdür. Hem zürafalarda hem de okapilerde genellikle ikişer boynuz bulunmasına karşın bazı zürafaların iki gözleri arasında üçüncü bir boynuza rastlanır.

Gergedanların boynuzunun kemikli bir iç bölümü yoktur, deriden türeyen keratin demetlerinin koni biçiminde üst üste yerleşmesinden oluşur (koninin parçaları, gene dış derinin salgıladığı bir tür çimentoyla birbirlerine yapışır). Tek tek keratin yaprakçıkları koruyucu bir maddeyle (sözgelimi deri) örtülü değildir. Bu nedenle gergedan boynuzundaki keratin yapraklarının, boynuzlugillerin ve antilopların boynuzlarındaki keratinli maddeye benzediği düşünülmektedir.

Asya halklarının geleneklerine göre, toz haline getirilen gergedan boynuzlarının cinsel açıdan uyarıcı bir etkisi vardır. Bu nedenle yüzyıllar boyunca Uzakdoğu'daki eczanelerde çok yüksek fiyatlarla gergedan boynuzu tozu satıldı ve bu yüzden Asya'da büyük bir gergedan kıyımı gerçekleştirilerek gergedanların soyu neredeyse kurutuldu.