Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Çizgi Film

  • Okunma : 311
Çizgi Film Resim

Çizgi Film, ayrı ayrı yapılmış çok sayıda resmin tek tek filme alınmasından sonra, bunların bir hareket yanılsaması yaratmak üzere ekranda birbiri ardı sıra gösterilmeleriyle gerçekleştirilir. Çizgi filmde kullanılacak resimler genellikle selüloit yapraklar üzerine çizilir. Selüloit saydam olduğu için çizimi kolaydır. Uzun bir süre aynı kalacak fondaki dekor bir kez çizilerek, bunun üzerine uygulanan selüloite kahramanların çeşitli hareketleri resmedilir. Filmdeki kare sayısı kadar resim çizildiğinde, gösterim sırasında ekrandan saniyede 24 resim geçer. Böylece ekranda hareket izlenimi sağlanır.

    Çizgi filmin tarihçesi Eski Çin’deki gölge oyunlarına kadar uzanırsa da, ancak 19. yüzyılda, fotoğrafçılığın gelişmesiyle bugünkü çizgi film tekniğine ulaşılabildi. Bir nesnenin gözün ağtabakasına düşen görüntüsünün nesne ortadan kalktıktan sonra da bir süre kalması ilkesi dolayısıyla, görüş alanından hızla geçen resimler görsel bir hareket yanılsamasına neden olur. 1830’larda bu ilkeye dayanan birtakım oyuncaklar geliştirildi. Bunlardan biri, üzerine resimler çizili döner bir disk olan fenakistiskop, öbürü ise içindeki resimler dış yüzündeki deliklerden bakılarak izlenen döner bir silindir olan zootrope'tu. 1892’de bu buluşları daha da geliştirerek, resimleri bu kez bir ekrana yansıtma yoluyla bir “optik tiyatro” gösterisi düzenleyen Fransız Emile Reynaud çizgi filmin öncüsü sayılır. Resimlerin birer birer filme alınması tekniğini bulan ABD’li J. Stuart Blackton’un The Haunted Hotel (1906; “Perili Otel”) ve tahta üstüne tebeşirle çizdiği resimlerden filme aldığı Humorous Phases o f Funny Faces (1907; “Komik Yüzlerin Gülünç Evreleri”) adlı filmler ilk çizgi film örneklerindendir. Sonraki yıl Fransız Emile Cohl küçük kibrit çöplerini siyah bir fon önünde dans ettirerek Fantasmagorie adlı çizgi filmi gerçekleştirdi.

    Bunu izleyen yıllarda ABD’de, gazetelerde yayımlanan birçok çizgi roman film haline getirildi. Yalnızca filme alma amacıyla resimler çizen Winsor McCay’in Gertie the Dinosaur (1909; “Dinozor Gertie”) ve gerçekleştirilmesi dokuz yıl süren ilk uzun metrajlı çizgi filmlerden olan The Sinking o f the Lusitania (1918; “Lusitania’nın Batışı”) bu alanda önemli aşamalardır. İlk çizgi film kahramanları ise, AvustralyalI Pat Sullivan’ın Felix the Çat'ı (1919; “Kedi Felix”) ile Max ve Dave Fleischer’in yarattığı Koko the Clown'dur (“Soytarı Koko”). 1926’da Alman Lotte Reiniger’in eski gölge oyunu tekniklerini uygulayarak gerçekleştirdiği Die Abenteuer des Prinz Ahmet (“Prens Ahmet’in Serüvenleri”) de gene ilk uzun metrajlı çizgi filmlerdendi.

    Çizgi film alanında en ünlü kişi ABD’li Walt Disney’dir. Sesli ve daha sonra renkli sinemaya geçişle birlikte, ses ve rengi başarıyla kullanan Walt Disney’in yarattığı, tıpkı insan gibi konuşup gülen hayvan kahramanlar kısa zamanda çocukların gönlünü kazandı. Bunlar arasında en ünlü olanı Miki Fare’dir (Mickey Mouse). Tex Avery şiddet ve güldürü öğeleri taşıyan, Stephen Bosustovv da çağdaş resim anlayışı ve gülmeceye dayanan çizgi filmler gerçekleştirdiler.

    Çizgi film alanında başka ülkelerde de çalışmalar yapılıyordu. SSCB’de Aleksandr Ptuşko’nun gerçekleştirdiği The New Gulliver’da (1935; “Yeni Gulliver”) gerçek oyuncularla çizgi kahramanlar ekranda bir arada görünüyordu; PolonyalI Ladislav Stareviç, Le Roman de Renart (1928-39; “Tilkinin Romanı”) adlı uzun metrajlı çizgi filmini 10 yılda gerçekleştirdi.

    II. Dünya Savaşı’ndan sonra çizgi film alanında daha önemli gelişmeler oldu. Norman McLaren Kanada’da, doğrudan film üzerine resim çizimi, üç boyutluluk izlenimi yaratan teknikler ve hileli filmler yapmayı denedi. McLaren’ın öğrencilerinden George Dunning’in gerçekleştirdiği The Yellow Submarine (1968; “San Denizaltı”) bilimkurgu türünde bir çizgi filmdi.

    Doğu Avrupa’da, tıpkı çizgi filmdeki gibi hareket yanılsamasına dayanan canlandırma sineması alanında, Macar George Pal ve Çek Jiri Trnka gibi sanatçılar kuklaları kullanarak başarılı filmler yaptılar.

    Giderek ticari alana kaydırılan bu teknik, 1950’ler ve 60’larda reklam ve tanıtma amacıyla kullanılmaya başlandı.

    1980’lerden başlayarak, çizgi film teknikleri bilgisayar ve elektronik video araçlarından da yararlanılarak daha da geliştirildi.

Çizgi Film Resimleri