Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Deli İbrahim

  • Okunma : 554

Deli İbrahim

18. Türk padişahı (9 Şubat 1640-8 Ağustos 1,648) Lakabı: Deli

Doğumu: 4 Ekim 1615, İstanbul Babası: Ahmet I

Annesi: Kösem Mahpeyker Sultan

Padişah olan çocukları: Mehmet IV, Süleyman II, Ahmet II

Ölümü: 18 Ağustos 1648, İstanbul

Döneminin sadrazamları:

Kemankeş Kara Mustafa Paşa (1640-1644) Sultanzade Semin Mehmet Paşa (1644-1645) Salih Paşa (1645-1647) Kara Musa Paşa (1647) Hezarpare Ahmet Paşa (1647-1648) Sofu Mehmet Paşa (1648)

Türk padişahı (İstanbul 1615-ay.y. 1648). Ahmet l'in en küçük oğlu olan İbrahim (Deli İbrahim, Sultan İbrahim de denir), ağabeyi Murat IV döneminde, korku içinde bir hapishane yaşamı sürdü. Boğdurulmaktan Valide Kösem Sultan sayesinde kurtuldu. Murat IV ölünce tahta çıkarılıp (1640), başvezirliğe usta bir yönetici olan Kara Mustafa Paşa'yı getirmek akıllılığını göstererek, devletin önemli sorunlarını daha çok başvezirine bıraktı.

Döneminin ilk uygulaması, mâliyeye yeni bir düzen verilerek gereksiz harcamaların azaltılması, vergilerin daha adaletli biçimde toplanmasına çalışılması, İstanbul'un yiyecek sorununa eğilinmesi oldu. İran'la dostluk ilişkileri geliştirildi. Batı devletleriyle yeni barış anlaşmaları yapıldı. Stratejik önem taşıyan Azak kalesi, 1641'deki sonuçsuz kuşatmadan sonra, 1642'de alındı.

1643'ten sonra, padişahın zayıf bünyesinden de yararlanan yöneticilerin saray entrikaları hızlandı. Başvezir Kara Mustafa Paşa görevden alındı. Padişahın çevresindekiler birbirlerinin ayağını kaydırmaya çalışırken, Cinci Hoca padişah ve annesi üstündeki etkisini artırdı. Bu dönemde birkaç büyük ayaklanma çıktı ve güçlükle bastırıldı. Padişahın samur kürke olan düşkünlüğü gün geçtikçe artarken, padişah karılarına ve cariyelerine hâzineden büyük gelirler ayrılmaya başlandı. Bu arada, rüşvet uygulaması olağanüstü boyutlara çıktı; bütün üst düzey görevlere rüşvet verenler getirilmeye başlandı.

Ekonomi geriler ve huzursuzluk artarken, padişah güvenmediği yöneticileri ortadan kaldırmayı tasarladıysa da, yöneticiler arasında yer alan dört ocak ağası, Valide Sultan'ın ve ulemanın işbirliğini sağlayarak, önce başveziri öldürttüler; ardından İbrahim'i tahttan indirdiler ve kapısı örülmüş, yalnızca bir penceresi bulunan bir odaya kapattılar; on gün sonra da boğdurdular ve yerine oğlu Mehmet IV'ü tahta çıkarttılar (1648).