Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Kabuklular

  • Okunma : 287
Kabuklular Resim

Kabuklular, hayvanlar âleminin en geniş grubu olan eklembacaklıların bir sınıfıdır. Bilimsel adı olan Latince kökenli Crustacea sözcüğü “sert kabuklular” anlamına gelir. Yengeçler, ıstakozlar, karidesler ve kerevitler kabukluların tanınmış üyeleri arasında yer alır. Karideslere benzeyen kriller bazı balinalar ve birçok balık için önemli bir besin kaynağıdır. Kumsallarda görülen ve pire gibi sıçrayan kumpirelerinin uzunluğu birkaç santimetreyi geçmez. Göllerde ve akarsularda yaşayan supireleri (Daphnia cinsi) çok daha küçüktür. Sülükayaklilar (Cirripedia grubu) yalnız kayalara ve deniz taşıtlarına değil, balina ve balık gibi çeşitli deniz hayvanlarının gövdelerine de tutunarak yaşar.

    Tüm bu kabuklular tatlı ya da tuzlu sularda yaşayan hayvanlardır. Kabuklulardan yalnız tespihböcekleri yaşamları boyunca karada kalır. Tropik bölgelerde yaşayan palmiye yengeci (Birgus latro) yaşamının büyük bölümünü karada geçirir ve ağaçlara tırmanır; ama denizde ürer.

Kabukluların Yapısı

Kabukluların gövdesi böcekler, örümcekler ve öbür eklembacaklılardaki gibi bölütlüdür. Bölütlerin her birine eklemlenmiş bir çift uzantı vardır. Bu uzantılar yüzme ayakları, yürüme ayakları, ucu kıskaçlı ayaklar ya da ağız parçaları biçiminde olabilir. Bazıları ise solungaç işlevi görür. Sülükayakliların bölütlü gövdesi dıştan görülmez. Ancak çok dikkatli bakıldığında, sert kabuğunun içeri doğru, bölütlere uygun biçimde kıvrım yaptığı ortaya çıkar. Sülükay akliların küçük bir supiresine benzeyen larvalarında gövde bölütleri çok daha belirgindir.

    Genellikle suda yaşamaları, solungaçlarıyla solumaları, iki çift duyargalarının olması, kabukluları öbür eklembacaklılardan ayırır. Birçoklarında gözler başın üstünde çıkıntı yapan saplar üzerindedir.

    Kabuklular genellikle suya bırakılan ya da dişilerin çeşitli bölümlerinde taşman yumurtalardan çıkar. Hayvan büyüdükçe içine sığamaz duruma geldiği kabuğunu atarak yeni ve daha geniş bir kabuk oluşturur. Bu olaya kabuk ya da deri değiştirme denir. Kabuk değiştirme sırasında, düşmanlarından kaçarlarken ya da kavgada ayaklarından ve kıskaçlarından birini yitirseler bile yerlerine yenileri çıkar.

    Kabukluların 30 bini aşkın türü vardır. Bunlardan birçoğu oldukça az tanınır. Örneğin balıkbitleri, balıkların gövdesine yapışarak yaşayan asalak kabuklulardır. Bazı türler yengeçlerin içine girerek etiyle beslenir. Karidesi andıran nalkaridesleri ilk kez 1955’te, Kuzey Amerika’nın çamurlu kıyılarında bulunmuştur.

Yararlı Çöpçüler

Kabukluların çoğu tuzlu sularda yaşar ve bunların da çoğu organik artıkları, ölmüş ya da ölmek üzere olan hayvanları ve bitkileri yer. Böylece kabuklular, denizlerin ve kıyıların temiz kalmasında önemli katkılarda bulunurlar. Örneğin kumpireleri, dalgaların kıyılara fırlattığı ölü deniz yosunlarını yer. Yengeçler karmaşık ağız yapıları sayesinde kum ve çamurdan küçük besin parçalarını ayıklar.

    Kabuklular sofraları süsleyen en değerli ve lezzetli su ürünleri arasındadır. Yengeçler, ıstakozlar, kerevitler ve karidesler yeryüzünün hemen her yerinde sevilerek yenir

Kabuklular Resimleri