Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Karadeniz

  • Okunma : 260
Karadeniz Resim

Avrupa ile Asya kıtaları arasında yer alan Karadeniz Akdeniz’e bağlı bir içdenizdir. Karadeniz tek çıkış yolu olan İstanbul Boğazı ile Marmara Denizi’ne ve Çanakkale Boğazı ile de Ege Denizi’ne açılarak Akdeniz’e bağlanır. Kerç Boğazı ise Karadeniz’i kuzeyindeki sığ bir içdeniz olan Azak Denizi’ne bağlar. Kuzeyinde ve doğusunda Rusya, güneyinde Türkiye, batısındaysa Romanya ve Bulgaristan bulunur. Doğubatı doğrultusundaki uzunluğu yaklaşık 1.200 km olan Karadeniz batıdan doğuya doğru gidildikçe daralır. Kuzey-güney doğrultusundaki genişliği 600 km ile 225 km arasında değişir. 422.000 km2 olan yüzölçümü Azak Denizi’yle birlikte 460.000 km2’ye ulaşır.

    Kıyıları, bağlantı kurduğu öteki denizlere oranla daha düz olan Karadeniz’de çok az ada vardır. Kaya parçaları ya da kil ve kumdan oluşan bu adaların başlıcaları Tuna Irmağı’nm denize döküldüğü kesimin açığında bulunan ve Ukrayna sınırları içindeki Zmeini Adası (Yılan Adası) ile Anadolu kıyısı açığındaki Kefken ve Giresun adalarıdır.

    Karadeniz’de derinliği 100 metreyi bulan kıta sahanlığı, kuzeyde geniş bir alan kaplarken Anadolu kıyılarında daralır. Bu sığ alanlardan 2.000 metreye doğru alçalan kıta yamacı çok diktir. Ortalama derinliği 1.272 metre olan Karadeniz’in en derin yeri, İnebolu’nun batısındaki Kerempe Burnu’nun açığında yer alan 2.212 metrelik çukurdur. Kuzeydeki
Azak Denizi’nin en derin yeri ise yalnızca 14 metredir.

    Eski jeolojik çağlarda, doğuda Aral Gölü’ne, batıda Avrupa’nın ortalarına kadar uzanan büyük bir deniz vardı. Günümüzden yaklaşık 7 milyon yıl önce bu büyük deniz parçalanmaya başladı ve giderek Hazar Denizi ile Karadeniz belirdi. Daha yakın jeolojik dönemde Akdeniz’le bağlantı kuran Karadeniz, sonunda bugünkü konumuna ulaştı.

    Karadeniz, Marmara ve Ege denizleri ile Akdeniz’e göre daha az tuzlu bir denizdir. Bunda Karadeniz’e dökülen Tuna, Bug, Dinyester, Dinyeper, Don, Kızılırmak, Kuban gibi büyük ırmakların da önemli payı vardır. Yüzey sularının tuzluluk oranı genellikle binde 18-19’dur. Bu oran akarsu ağızlarında azalır. Örneğin Odessa Körfezi’nin kuzeyinde binde 10’a kadar düşer. Yüzey sularının kalınlığı yaklaşık 100 metredir. 200 metre derinlikte tuzluluk oranı binde 22’ye çıkar. Tuzluluk oranındaki bu farklılık yoğunluk farkına yol açtığından oksijen açısından zengin olan yüzey suları ile derin sular birbirine karışmaz. Bu nedenle Karadeniz’in derin suları yüksek oranda kükürtlü hidrojen gazı birikmesiyle zehirlenmiş durumdadır.

    Yazın 26°C’ye kadar ısınabilen yüzey sularının en sıcak kesimi Karadeniz’in güneydoğusunda yer alır. Kışın sıcaklığın 2°C’ye kadar düştüğü Azak Denizi ile Odessa Körfezi ve batı kıyısı yer yer donar.

    Karadeniz kıyılarını izleyen dairesel bir akıntı vardır. Anadolu kıyılarında batı-doğu, kuzey kıyılarında doğu-batı doğrultusunu izleyen bu akıntı, İstanbul Boğazı’ndan Marmara Denizi’ne yönelir. Kuzeyde Kırım Yarımadasına çarpan bu dairesel akıntı, Karadeniz’in orta kesiminde iki ayrı küçük dairesel akıntı oluşturur.

    Mevsimler arasında 30 santimetreyi bulan düzey değişiklikleri gözlenen Karadeniz’in suları ilkbaharda yükselir, yazın alçalır. Karadeniz gelgit olayından fazlaca etkilenmez.

    Oksijen ve besin açısından zengin olan yüzey suları deniz canlıları açısından çok elverişli bir ortam oluşturur. Karadeniz, kıyısındaki ülkeler için önemli bir balıkçılık alanıdır. Ne var ki, son yıllarda ortaya çıkan hızlı kirlenme ile kıyım denecek kadar acımasızca yapılan aşırı avlanma nedeniyle Karadeniz’ deki balık varlığında belirgin bir azalma gözlenmektedir. Karadeniz’i bekleyen en önemli tehlike ise, 200 metreden daha derindeki hidrojen sülfürlü derin su düzeyinin yükselmesidir. Yapılan son araştırma sonuçlarına göre bu zehirli suların bazı kesimlerde 65 metreye kadar yükseldiği bildirilmektedir. Bunun nedeni, Avrupa’nın başlıca sanayileşmiş ülkelerinden geçen başta Tuna Irmağı olmak üzere birçok akarsuyun Karadeniz’e çok miktarda kimyasal atık boşaltmasıdır. Dibe çöken bu zehirli atıkların Karadeniz çanağındaki zehirli derin su tabakasının düzeyini yükselttiği sanılmaktadır. Bu zehirli suların yüzeye ulaşması halinde Karadeniz’de ve kıyılarındaki doğal yaşam son derece olumsuz biçimde etkilenecektir.

    Karadeniz, ilkçağdan günümüze kadar deniz ulaşımı açısından önem taşımıştır. Karadeniz kıyısında yer alan liman kentlerinin çoğu, ilkçağda birer ticaret kolonisi olan yerleşim yerlerinin yakınında ya da bulunduğu yerde kurulup gelişmiştir. Nemli bir iklimi olan Karadeniz kıyılarında mevsimlik sıcaklık farkları azdır. Yazlar, Marmara ve Ege denizleriyle Akdeniz kıyılarına oranla daha kısadır. Bu kıyılar soğuk mevsimleri uzun olan Rusya, Romanya ve Bulgaristan’ın gözde tatil yöreleridir. Karadeniz’in Türkiye kıyısı da son yıllarda turizm açısından önem kazanmaktadır.

    Türkiye’nin Karadeniz kıyısında yer alan başlıca kentleri Zonguldak, Samsun, Trabzon; Rusya’nın Soçi, Sivastopol, Odessa; Romanya’nın Constanta (Köstence); Bulgaristan’ın Varna ve Burgaz’dır.

Karadeniz Resimleri