Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Madalya ve Nişanlar

  • Okunma : 244
Madalya ve Nişanlar Resim

Yüzyıllar boyunca birçok ülke, savaşta ve barışta yararlık  gösteren yurttaşlarını madalya ya da nişanlarla onurlandırmıştır. Ayrıca sanat, bilim, spor, teknoloji ya da başka alanlardaki gelişmeleri yüreklendirmek için, bazı kuruluşlar bu alanlara önemli katkıda bulunan kişileri madalyayla ödüllendirir.

    Tarih boyunca, bazı önemli olayların ve kişilerin anısını yaşatmak için özel madalyalar basılmıştır. Sikkelere ya da madeni paralara benzeyen bu madalyalar genellikle altından, gümüşten ya da tunçtan yapılır ve üzerlerinde o madalyayı bastıran yöneticinin bir portresi bulunur. Makedonya Kralı Büyük İskender’in, İÖ 326’da Hint Kralı Poros’a karşı kazandığı zaferin anısına bastırdığı madalya bunların en eski örneklerinden biridir.

    Madalyaların tasarımı ve yapımı başlı başına bir sanattır. Hem güzellikleriyle insanı etkileyen, hem de tarihsel değer taşıyan pek çok madalya müzelerde sergilenir ve meraklıların koleksiyonlarını süsler.

Nişanlar

Günümüzde madalya ve nişan kavramları birbirinin yerine kullanılabilecek kadar iç içe geçmiştir. Oysa yeryüzünde krallıkların ve yurttaşlar arasında soyluluğa dayanan sınıf farklarının olduğu çağlarda nişanlar özellikle bu ayrımı vurgulamak için yaratılmıştı. “Belirti, işaret” anlamındaki nişan sözcüğüyle adlandırılan bu tip madalyalar eski geleneklerin kalıntılarıdır ve bunu taşıyan kişinin özel bir konumu olduğunu belirtir.

    Metalden yapılan ve kabartma baskı tekniğiyle işlenen madalyaların yalınlığına karşılık nişanlar genellikle elmas, pırlanta gibi değerli taşlarla süslüdür. Bir olayın, bir zaferin ya da başarının anısını yaşatan madalyalarda o konuyla ilgili simgesel gösterimler bulunduğu halde nişanlarda genellikle bu tip ipuçları yoktur. Bunun yerine, kişinin rütbesini ve konumunu belirten özel işaretler eklenir. Örneğin, madalyalarını takarak devlet törenlerine ya da resmi toplantılara katılan bazı devlet adamlarının, subayların ve diplomatların göğüslerinde çaprazlamasına renkli kurdeleler, boyunlarında da değerli taşlarla süslü zarif zincirler bulunur. Bunlar o kişilerin yüksek rütbeli olduklarını, soyluluk ya da şövalyelik unvanı taşıdıklarını gösteren özel nişanlardır. Sayısı genellikle sınırlandırılmış olan bu nişanlar, devlete ya da hükümdara çok önemli hizmette bulunmuş kişilere ödül olarak verilir. Hemen her ülkenin, en değerli hizmetler karşılığında verilen belirli nişan ve madalyaları, bunların da kendi içinde dereceleri vardır.

    Savaşta kişisel cesaretleriyle sivrilen subaylar ya da barışta ülkelerine hizmet eden kişiler daha alt dereceden nişan ve madalyalarla ödüllendirilir. Ayrıca birçok ülkede, uzun yıllar başarıyla çalışmış ordu, polis ve kamu görevlilerine de madalya verme geleneği yerleşmiştir.

    Bir ülkenin üst düzeydeki bazı yöneticileri birden fazla madalya ve nişanla ödüllendirilebilir. Bunların hangi öncelik sırasına göre ve nereye takılacağını belirten çok kesin kurallar vardır. Madalya takılmadığı zamanlar, üniformaların göğsüne, her madalya için belirlenmiş özel renklerde madalya kurdeleleri takılır. Tören ve toplantılara sivil giysileriyle katıldıklarında da, hak ettikleri madalya ya da nişanı simgeleyen bir rozeti ya da kurdeleyi yakalarındaki düğme deliklerinde taşırlar.

    Osmanlı İmparatorluğu’nda askeri rütbeleri onurlandırmak ve üstün hizmetleri ödüllendirmek için verilen nişanların ilk örneği, 1831’de II. Mahmud’un koyduğu İftihar Nişanı’dır. Bunu, 1852’de Abdülmecid’in çıkardığı Mecidi ve 1862’de Abdülaziz’in çıkardığı Osmani nişanları izledi. II. Abdülhamid döneminde hemen her devlet görevlisine bir nişan verildiğinden bu ödül giderek önemini yitirdi ve gözden düştü. II. Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemlerinde ise nişan verme geleneği tümüyle kaldırıldı. Ama 1983’te çıkarılan bir yasa, Devlet Nişanı, Cumhuriyet Nişanı ve Liyakat Nişanı adıyla üç tip nişan verilmesini öngörerek bu uygulamayı yeniden başlattı.

    Avrupa’da da, I. Dünya Savaşı’ndan sonra krallıkların yıkılmasıyla, birçok ülkede yüzyıllardır verilen büyük soyluluk ve ayrıcalık nişanlarının çoğu tarihe karıştı. Yalnız, 1802’de Napolyon'un koyduğu Legion d ’honneur nişanı Fransa’da hâlâ varlığını sürdürmektedir ve Avrupa’nın en değerli nişanlarından biridir. Erkek ya da kadın, Fransız ya da yabancı, sivil ya da asker ayrımı gözetmeksizin herkes bu nişanla onurlandırılabilir.

    Krallık rejimini sürdüren İngiltere’de ise, Kral III. Edward'ın 1348’de koyduğu Dizbağı Nişanı bugün bile ülkenin sivil ve askeri alandaki en büyük ödülüdür.

Cesaret ve Hizmet Madalyaları

Osmanlılar’da, hizmet, başarı ya da yararlık gösterenler 18. yüzyıla kadar kaftan, sorguç, kürk, kılıç gibi armağanlarla ödüllendirilirdi. Tarihimizde ilk madalya, 1730’da konulan Ferahi Madalyası’dır. O tarihten Cumhuriyet dönemine kadar 59 madalya daha konuldu ve I. Dünya Savaşı sırasında çıkarılan Harp Madalyası bunların sonuncusu oldu.

    1920’de kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi, aynı yıl Kurtuluş Savaşı’na katılanlara verilmek üzere İstiklal Madalyası konulmasını kararlaştırdı. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk madalyasıdır. 1934’te çıkarılan başka bir yasayla da İstiklal Madalyası dışındaki bütün madalya ve nişanların takılması yasaklandı, Yalnız savaş madalyaları bu yasaklamanın dışında tutulmuştu. Nitekim 1950-53’teki Kore Savaşı’na katılanlara Birleşmiş Milletler’ce takılan madalyaların taşınmasına izin verildi. Ayrıca 1974’teki Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılanlara da madalya dağıtıldı. 1983’te çıkarılan bir yasayla da Devlet Şeref Madalyası, Devlet Övünç Madalyası ve Devlet Üstün Hizmet Madalyası adıyla üç ayrı madalya daha konuldu.

    İngiltere ve İngiliz Uluslar Topluluğu savaş madalyalarının en değerlisi Victoria Haçı’dır. 1856’da Kraliçe Victoria döneminde konulan bu madalya, ilk kez Kırım Savaşı’nda çarpışan askerlere verildi. Üstün Hizmet Nişanı ise savaştaki cesaret ve önderlikleri için yüksek rütbeli subaylara verilir.

    ABD Kongresi’nin koyduğu ilk madalya, Amerikan Bağımsızlık Savaşı (1775-83) sırasında Boston’u İngilizler’den kurtardığı için George Washington’a verilmişti. Bugün bu ülkenin en büyük ödülü, ilk kez iç savaş (1861-65) sırasında verilmeye başlanan Kongre Onur Madalyası’dır.

    Fransa’da savaş kahramanlarına Legion d ’honneur nişanından başka Askeri Madalya ile Savaş Haçı verilir.

    En tanınmış askeri madalyalardan biri Almanya’nın Demir Haç Nişanfdır. İlk kez 1813’te Prusya’da savaş kahramanlarını ödüllendirmek amacıyla konmuştur. Demirhaç 1870-71’de Fransa-Prusya Savaşı'nda, I. ve II. Dünya savaşları sırasında da verildi.

    SSCB'deki en yüksek askeri ödül Altın Yıldız Madalyası’dır. Bu madalyayı hak edenler “Sovyetler Birliği Kahramanı" unvanını da taşırlar. Devlete yapılan üstün hizmetler ise Lenin Nişanı ile ödüllendirilir.

Öbür Madalyalar

Barış zamanında birçok ülke, özellikle güvenlik güçleri ile itfaiyecileri üstün hizmetlerine karşılık madalyayla ödüllendirir. Büyük kazalarda can kurtarma gibi bireysel cesaret örnekleri için de cesaret madalyası verilir. Kanada Yüzüncü Yıl Madalyası (1967) gibi, ulusal olayları anmak için hükümetler tarafından çıkarılan madalyalar da vardır.

    Tarih boyunca birçok ülke önemli keşifleri birer madalyayla ödüllendirmiştir. Bunun en yakın örneklerinden biri ABD Kongresi’nin astronotlara verdiği Uzay Onur Madalyasıdır.

    Üniversiteler, bilim, sanat ve edebiyat dernekleri de özel başarı madalyaları verir. Örneğin çeşitli dallarda dağıtılan Nobel Ödüllerinin arasında , para armağanının yanı sıra bir altın madalya da vardır.

    Spor dünyasında ise her dört yılda bir düzenlenen Olimpiyat Oyunları’nda kendi dallarında birinci, ikinci ve üçüncü olan sporculara altın, gümüş ve bronz Olimpiyat madalyaları verilir.

Madalya ve Nişanlar Resimleri