Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Otto von Bismarck

  • Okunma : 668

Otto von BismarckAlman devlet adamı (Schonhausen 1815-Friedrichs-ruh 1898). Göttingen ve Berlin üniversitelerinde öğrenim görüp, yaptığı düellolarla arkadaşları arasında ün salan Otto von Bismarck, gönüllü olarak askere yazıldı (1838); ama ertesi yıl ordudan istifa ederek Kriephof'taki (Pomeranya) topraklarına çekildi. Prusya Diyeti'nde milletvekilliğine seçilip (1846), liberal önlemleri savundu. Frankfurt Diyeti milletvekilliği yapıp (1851-1859), Avusturya'nın Almanya'nın işlerine karışmasını sınırlamaya uğraştı. Viyana (1852) ve Paris'te (1854) çeşitli görevlerde bulunduktan sonra, Petersburg (1859) ve Paris (1862) elçiliklerine atandı; 1862'de Wilhelm I tarafından geri çağrılarak kabinede görev aldı. Bakanlar Kurulu başkanı ve Dışişleri bakanı olarak ülkeyi sertlikle yönetti; orduyu güçlendirmek isteyen Roon'u destekledi. Düklükler savaşında (1864), Danimarka'ya karşı Avusturya'nın desteğini sağladı; sonra, Biarritz görüşmesinde (1865) Fransa'nın tarafsızlığını sağlayarak, Avusturya'ya cephe aldı ve Avusturya ordusunu Sadowa'da bozguna uğrattı (1866). Kuzey Almanya Konfederasyonunu kurdu. Hohenzollern'in ispanya tahtına aday olmasından kaygılanarak, bütün Alman devletlerini Fransa-Prusya savaşına sürükledi. Versailles sarayında Alman İmparatorluğu'nun yeniden kurulduğunun ilanıyla (18 Ocak 1871), Alman birliğini gerçekleştirdi (kısa süre sonra da ateşkes antlaşması imzalandı). İmparatorluk şansölyeliğine getirilip, Alsace-Lorraine'i Almanya'ya bırakan Frankfurt antlaşmasını imzaladı (1871). Üç İmparator ittifakı (Almanya, Avusturya, Rusya; 1873) ve Üçlü İttifak'la (Almanya, Avusturya, İtalya,1883) diplomatik durumunu güvence altına almaya uğraştı. Birçok kez Avrupa sorunlarına hakemlik etti: Balkan olaylarıyla (1878) ve Afrika'daki toprakların bölüşülmesiyle (1885) ilgili Berlin Kongreleri. Fransa'yı tehdit eden bir tutum takındıktan (1873-1885) sonra, sömürgelerdeki toprakları genişletmeye yöneldi. Dıştaki gerginliklerden yararlanarak, içte günden güne daha önemli askerî yasaları millet meclisine onaylatmayı başardı. Ne var ki, Kulturkampf'ı başlatmakla, Alman katoliklerinin muhalefetine yol açtı. Kiliseyi denetim altına alabilmek için "Mayıs yasaları"nı çıkarttırdıysa (1872-1873) da, bir işe yaramayan uzlaşmaz tutumundan vazgeçerek, çoğunluğu sağlayabilmek için "merkez" katoliklerinin desteğine başvurdu (1878-1883). Aynı biçimde, Alsace-Lorraine'deki almanlaştırma siyasetini de hafifletmek zorunda kaldı. Marksçı propagandaya karşı koyabilmek için bir devlet sosyalizminden yana çıktığı halde, sosyal demokrat milletvekillerinin sayısının gün geçtikçe artmasını önleyemedi. Wilhelm II döneminde bir süre daha görevinde kaldıysa da, biraz dolambaçlı bulduğu dış siyasete karışmayarak olayların dışında kalan imparatorla çatışınca, 1890 Şubatı'nda istifa etmek zorunda kaldı.