Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Giresun

  • Okunma : 668

Giresun, Karadeniz Bölgesi'nin Doğu Karadeniz bölümünde il. Yüzölçümü 6 934 km², nüfusu 1990 sayımına göre 499 087, merkezi Giresun kenti olan Giresun ili 16 ilçeye ayrılmıştır: Merkez, Alucra, Bulancak, Çamoluk, Çanakçı, Dereli, Doğankent, Espiye, Eynesil, Görele, Güce, Keşap, Piraziz, Şebinkarahisar, Tirebolu, Yağlıdere.

Kuzeyde Karadeniz kıyıları, doğuda Trabzon ve Gümüşhane, güneyde Erzincan ve Sivas, batıda Ordu illeriyle sınırlı olan Giresun ili sınırları içinde kalan Doğu Karadeniz sıradağlarının orta kesimleri, Giresun dağları diye adlandırılır. Bunlar aynı sıranın daha doğuda bulunan dağları kadar yüksek olmamakla birlikte, yükseltileri gene de 2 000 m'yi aşar. Genellikle vadilerle parçalanmış bir görünümde olan Giresun dağlarının yüksek dorukları, Karadeniz kıyısından çok, Kelkit vadisine yakındır. Dağların bazı yüksek kesimlerinde, eski buzulların kalıntısı olan topografya şekillerine, küçük buzul göllerine rastlanır.

İlin kıyı kesimleri ile iç kesimleri arasında iklim, büyük farklılıklar gösterir. Deniz ile dağlar arasında kalan kıyı şeridinde, kışlar ılık, yazlar az sıcak geçer. İl merkezinde en soğuk ay ortalaması 7 °C, en sıcak ay ortalaması 22,5 °C, günümüze kadar rastlanan en düşük sıcaklık - 9,8 °C (6.2.1960), en yüksek sıcaklık 37,3 °C'tır (4.10.1952). İlin güneyindeki Kelkit vadisi ile ona açılan vadilerde kışlar soğuk, yazlar oldukça sıcak geçer. İlin bu kesiminde yeralan Şebinkarahisar'da, en soğuk ay ortalaması -1,3 °C, en sıcak ay ortalaması 19,6 °C, günümüze kadar kaydedilen en düşük sıcaklık -16,7 °C (2.2. 1967), en yüksek sıcaklık 34,5 °C'tır (19.7.1970). Bu kesimde yıllık yağış tutarı da, kıyı kesimindekinden çok azdır (Giresun'un 1 298 mm yağış almasına karşılık, ilin güneyindeki Şebinkarahisar'da yıllık yağış tutarı, 564 mm'dir).

İlin kuzeyi ile güneyi arasındaki yağış farklılığı, doğal bitki örtüsündeki farklılığın başlıca nedenidir. Kelkit vadisi ile kollarının taban kesiminin doğal bitki örtüsü, bozkır (step) görünüşündedir. Giresun ilinin, adı geçen kesimi dışında kalan topraklarının doğal bitki örtüsüyse ormandır. Kıyı ile dağlar arasında ve dağların denize bakan yüzlerinde nemcil Karadeniz ormanı özelliği taşıyan orman örtüsü, iç kesimlere doğru kurakçıl ormana dönüşür.

İlin en önemli akarsuyu, Gümüşhane ili topraklarından gelerek Tirebolu'nun doğusunda denize dökülen Harşit çayıdır. Bu çay üstünde Doğankent (Harşit) hidroelektrik santralı kurulmuştur. Güney kesimin suları, Kelkit çayı aracılığıyla Yeşilırmak'ta toplanır. Karagöl dağı üstündeki küçük buzul gölleri dışında, ilde önemli sayılabilecek göl yoktur.

EKONOMİ

Giresun ili topraklarının fazla engebeli oluşu nedeniyle, tarıma ayrılan alanlar azdır. Tarım alanları içinde, dikili alanların kapladığı alan, ekili alanların kapladığı alandan fazladır. Dikili alanların fazla yer tutuşunda, geniş alanları kaplayan fındıklıkların rolü büyüktür. Bütün Türkiye'deki fındık ağaçlarının yaklaşık üçte biri, Giresun ilinde bulunur. Ekili alanlar içinde mısır tarlaları eskiden geniş yer tutarken, son yıllarda azalmıştır.

Giresun ilinde yetiştirilen evcil hayvanların başında koyun gelir. Keçi sayısı giderek azalmaktadır.

Giresun ili sınırları içindeki en önemli maden yatağı, Espiye ilçesindeki bakır yataklarıdır. Bu yataklardan çıkarılan filizler, Samsun'daki Karadeniz Bakır İşletmelerinde işlenir. Ayrıca, il sınırları içinde kurşun, çinko, manganez, demir ve linyite rastlanmıştır.

Giresun ilindeki sanayi kuruluşlarının en önemlisi, Seka'nın Aksu Kâğıt Fabrikası dır. 1967 yılında kurulan bu tesis, gazete kâğıdı ve dayanıklı ambalaj kâğıdı yapar. Öbür sanayi kuruluşları arasında Tirebolu'daki çay atölyesi ve ilin çeşitli yerlerinde bulunan fındık kırma atölyeleri sayılabilir.

TARİH

Karadeniz kıyısında Miletosluların kurdukları (Kerasos adıyla) ticaret merkezlerinden olan Giresun daha sonra sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın ve Pontus Krallığı'nın topraklarına katıldı. Günümüze yıkıntıları kalan kale, Pontus kralı Pharnakes I döneminde yapıldı ve kent kısa bir süre Pharnekeia adıyla anıldı. Pontus kralı Mithridates'in Roma komutanı Lucullus'a yenilmesinden sonra yeniden Kerosos'un Latince biçimi olan Kerasus (günümüzdeki adı bu adın değişmiş biçimidir) adıyla anılmaya başlandı (söylentiye göre, kentin bulunduğu bölgeye özgü bir meyve'olan kiraz, Lucullus tarafından Roma'ya götürülmüş ve az çok bütün dillerde birbirine benzeyen "kiraz" sözcüğü Kera-sus'tan türemiştir). Roma İmparatorluğu'nun ikiye bölünmesinden sonra Doğu Roma'nın (Bizans) payına düşen kent, Haçlıların İstanbul'u işgalinden sonra merkezi Trabzon olan Trabzon Rum İmparatorluğu'nun topraklarına katıldı. Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlılar tarafından fethedilip, Tanzimat dönemine kadar Trabzon eyaletine bağlı bir kaza merkezi oldu. Tanzimattan sonraysa Şebinkarahisar'a (Karahisar-ı Şarkî) bağlı bir kaza merkezine dönüşüp, daha sonra yeniden Trabzon'a bağlandı. Bir süre sonra da bağımsız bir sancağın merkezi oldu.

GÜNÜMÜZDE GİRESUN

Cumhuriyet döneminin başlarında aynı adlı ilin merkezi olan Giresun'un 1927 sayımında 11 888 olan nüfusu 1950'ye kadar çok yavaş artıp, (1950'de 12 507),

1960'ta 20 000'e yaklaştı (19 202). 1970 sayımında 30 000'i aşıp (32 522), 1980'de 45 690'ı buldu. 1985'te 50 000'i aşıp (55 887), 1990'da da 70 000'e yaklaştı (67 604).

Nüfus gelişmesine bağlı olarak alanı da genişleyen Giresun kenti, kurulduğu yarımadanın boyun noktasından (kıstağından) doğuya ve batıya kıyı boyunca yayıldığı gibi, yerleşme alanının kenarında yükselen tepelere doğru da yayılmıştır. Daha ötedeyse, bahçeler içinde aralıklı dizilmiş evlerle, bir kırsal yerleşme görünümündedir.

ULAŞIM

Giresun ilinin en önemli ulaşım ekseni, Karadeniz kıyılarını boylayarak Samsun'u Rize'ye bağlayan karayoludur. Giresun'un doğusunda bu yoldan ayrılan kuzey-güney doğrultulu bir yol, 2 075 m yüksekliğindeki Eğri-bel geçidini aşarak Şebinkarahisar'a ulaşır ve bir yandan Alucra-Bayburt ya da Erzincan'a, öte yandan da Suşehri üstünden Amasya doğrultusuna uzanır. Dağlık kesimde, bazı orman yollarından yararlanılır. Deniz yoluyla yolcu taşıma, eski önemini yitirmiştir.