Bilgi Diyarı

Aşağıdaki Kutu ile Sonsuz Bilgi Diyarı'nda İstediğinizi Arayabilirsiniz...

Sergi, Fuar ve Panayırlar

  • Okunma : 246
Sergi, Fuar ve Panayırlar Resim

Sergi, insanların görmesi için uygun biçimde yerleştirilmiş ürünlerin bulunduğu yerdir. Sergiler resim gibi sanat yapıtlarının gösterilmesi için düzenlenebileceği gibi, yalnızca bilgi vermeye ve eğitime yönelik de olabilir. Panayır ve fuarlar ise mal ticaretinde yaygın olarak başvurulan en eski yollardan biridir. Fuar ve panayırlar ortaçağda Avrupa’da düzenlenen büyük pazarlardan gelişmiştir, ama kökenleri çok daha eskilere dayanır. Günümüzde, dünyanın hemen her ülkesinde, her yıl belirli tarihler arasında ticaret fuarları, dünya fuarları ya da sergiler açılmaktadır.

İlk Panayırlar

Panayırlar ilk kez Eski Mısır ve Mezopotamya’da ilk uygarlıklarla birlikte görülmüştür. O dönemde geniş çölleri aşarak malları bir yerden başka bir yere taşıyabilmek için yalnızca deve kervanlarından yararlanılıyordu. Bazen bu yolculuklar aylarca sürerdi. Tüccarlar kentlere, büyük kalabalıkların toplandığı şenlik ve bayram günlerinde giderdi. Mallarını takas etmek ya da satmak için değişik yörelerden satıcılar gelir, çadırlar kurarak ürünlerini sergilerlerdi. Ayrıca büyücü ve gözbağcılar da halkı eğlendirmek için bu şenliklere katılırdı.

    Eski Yunanlılar dinsel şenliklerinde, Romalılar ise bayram günlerinde panayırlar düzenlerdi.

    Panayır Avrupa’da ortaçağda yaşamın bir parçası oldu. İnsanlar genellikle Paskalya ve Mikâil Yortusu gibi bayramlarda düzenlenen panayırları heyecanla beklerdi. Panayırlar çoğunlukla kentlerin hemen dışında kurulurdu. Burada hayvan terbiyecilerinin, oyuncuların, müzikçilerin ve palyaçoların katıldığı çeşitli gösteriler de yapılırdı. Panayırlar tüccar, çiftçi ve öbür üreticilere kısa zamanda fazla mal satma olanağı verirken, eğlence ve haberleşmenin hemen hiç olmadığı bir dönemde insanların hoşça zaman geçirmelerini ve dış dünyayla ilişki kurmalarını da sağlardı.

    Bu panayırların bazıları çok büyük olur ve iki ya da üç hafta sürerdi. Böyle panayırların en ünlü örneklerinden biri de 13. Yüzyılda Rusya’da Nijni Novgorod’da (bugün Gorki) düzenlenirdi. Bu, ocakta kereste, temmuzda at, ağustos-eylül arasında Aziz Petro ve Aziz Pavel panayırları olmak üzere üç panayırı içerirdi. Kentte 1817’de açılan ticaret fuarı bu büyük panayırlardan gelişti ve 1917 Ekim Devrimi’ne kadar her yıl yapıldı.

Uluslararası Fuarlar

Modern sergi ve fuarlar, bazen mal satma amacından çok, belirli bir ülkenin ya da dönemin sanayi ya da sanat alanındaki gelişimini ortaya koymak için düzenlenmektedir. Bugün, fuarlarda sergilenen ürünler büyük çeşitlilik gösterir. Bir fuarda değişik işkollarının her türlü ürünü sergilenebileceği gibi, tek bir işkolunun, hatta bir işkolunun özel bir dalının ürünlerini kapsayan fuarlar da açılabilmektedir. Örneğin, dünyanın birçok ülkesinde ulusal ya da uluslararası düzeyde kitap, bilgisayar, giyim, mobilya, hediyelik eşya, otomotiv fuarları düzenlenmektedir.

    Günümüzde ulaşım çok, kolaylaştığından büyük bir fuar milyonlarca insan tarafından gezilir. Bu fuarlara gelen kişilerin harcadığı para ülke ekonomisine de destek olur.

    İlk uluslararası fuar 1851’de Londra’da açıldı. Hyde Park’ta bu fuar için cam ve demirden dev bir sera görünümünde yapılan Kristal Saray’da, dünyanın her yanından gelen 19 binden fazla mal sergilendi. Daha sonra Londra’nın güneyinde yeniden kurulan bu yapı 1936’daki yangında yandı. ABD’nin ilk büyük fuarı, 1876’da Philadelphia’da düzenlenen 100. Yıl Fuarı’dır. Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi’nin imzalanışının 100. Yılında açılan bu fuarda, Alexander Graham Bell yeni bir buluş olan telefonu ilk kez sergilemiştir.

    Paris’teki Eiffel Kulesi başka bir fuardan, 1889 Paris Sergisi’nden kalma bir yapıdır. Sergi, o tarihten 100 yıl önce gerçekleşmiş olan Fransız Devrimi’nin anısına düzenlendi ve 32 milyon ziyaretçisiyle o zamana kadarki tüm fuarları gölgede bıraktı. Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfinin 400. yıl dönümünü kutlamak üzere 1893’te Chicago’da, Michigan Gölü kıyısında açılan Columbia Fuarı, elektrikle aydınlatılan ilk fuar olma özelliğini taşıyordu ve 21 milyon kişi tarafından gezildi.

    1928’de büyük fuarların açılmasına ilişkin uluslararası bir toplantı düzenlendi ve bir dizi karar alındı. Buna göre, her ülkenin kendi mallarını sergileyeceği bir pavyonun yer aldığı fuarlar birinci sınıf olarak nitelendi. Aynı yerde çok sık fuar açılmasını önlemek amacıyla fuarların belirli zaman aralıklarıyla düzenlenmesi zorunlu oldu. Büyük sergi ve fuarların düzenlenmesini denetlemek üzere Uluslararası Fuarlar Bürosu oluşturuldu.

    Avrupa’da, II. Dünya Savaşı’ndan (1939- 45) önceki son büyük fuar 1937’de Paris’te açıldı ve 34 milyon kişi tarafından gezildi. 150 yıl önce ABD’nin ilk başkanı olan George Washington’un anısına açılan 1938-40 New York Dünya Fuarı’nı 45 milyon kişi gezdi; bu, o zaman için bir rekordu.

    1958’de savaştan sonra bilimdeki başlıca ilerlemeleri sergilemek amacıyla Brüksel Evrensel Fuarı açıldı. Fuarın ortasında Atomium adı verilen ve atomun yapısını gösteren büyük, gümüş renkli bir yapı bulunuyordu. Aynı biçimde 1964-65 New York Dünya Fuarı’nda, Dünya’nın çelik şeritlerden yapılmış bir modeli olan Unisphere sergilendi. Uluslararası Fuarlar Bürosu’nun onayını alamayan bu fuar 50 milyon kişi tarafından gezilmesine karşın büyük zarar etti.

    1967’de açılan uluslararası fuar Expo 67, Kanada’nın 100. yıl kutlamalarının bir parçasıydı. Montreal’de düzenlenen bu fuar için 61 ülke pavyon yaptırdı. 50 milyon kişinin dolaştığı bu fuar alanı daha sonra Montreal kentinin özgün bir parçası oldu.

    Bir başka uluslararası fuar olan Expo 70, 1970’te Japonya’nın Osaka kentinde açıldı. Expo 85 fuarı da Japonya’da düzenlendi. Sonraki yıl Kanada yeniden bir dünya fuarına, Expo 86’ya ev sahipliği yaptı. Vancouver’da açılan bu fuarı 20 milyondan fazla insan gezdi.

    Büyük sergi ve fuarların çoğu, mimarlık alanındaki gelişmeleri önemli ölçüde etkilemiştir. Örneğin 1900 Paris Fuarı’nın yapıları, Avrupa’da süsleme sanatlarını yeniden öne çıkaran Art Nouveau (Yeni Sanat) Akımı’nın yaygınlık kazanmasına yol açtı. Önyüzü klasik üslupta yapılmış büyük sütunlu yapıların yer aldığı 1898 Chicago Fuarı, ABD’de yaklaşık 50 yıl süren sütun modasını başlattı. Expo 67’nin önemli bir özelliği ise, kutu biçiminde beton birimlerden oluşan 158 konutluk Habitat adlı apartmandır.

    Türkiye’de ülkenin hemen her bölgesinde kurulan panayırların ve açık pazaryerlerinin tarihi çok eskilere dayanır. Ulusal nitelik taşıyan ilk büyük panayır ise 1923’te İzmir’de açılan 9 Eylül Yerli Mallar Sergisi’dir. 1933’te 9 Eylül Panayırı adını alan sergi, İzmir Enternasyonal Fuarı’nın ilk adımıdır. Bu fuara yabancı devletler ilk kez 1936’da katıldı. Aynı yıl Kültürpark’a taşman ve hâlâ ülkenin tek uluslararası fuarı olan İzmir Enternasyonal Fuarı her yıl 26 Ağustos-20 Eylül arasında açıktır.

    1960’larda Samsun, Bursa, Gaziantep, Erzurum, Kocaeli gibi bazı illerde bölgesel nitelikli fuarlar kurulmaya başlandı. 1980’lerde ise başta İstanbul olmak üzere, büyük kentlerde belirli bir işkolunu kapsayan fuarlar önem kazandı. Örneğin Tüyap Kitap Fuarı İstanbul’da 1982’den bu yana her yıl açılmaktadır. Ayrıca telekomünikasyon ve bilgisayar fuarı, mobilya fuarı, kimya fuarı, matbaacılık fuarı gibi değişik işkollarının ürünlerine ilişkin sergi ve fuarlar düzenlenmektedir.

Sergi, Fuar ve Panayırlar Resimleri